01/08/2006 Küçük Demirkazık Batı Yüzü, İtoturumu Kuzey Yüzü/Aladağlar – Önder Bingöl, Gökay Bıyık

Tarih: 01/08/2006

Ekip: Önder Bingöl, Gökay Bıyık

Yer/Bölge: Aladağlar

Rota: Küçük Demirkazık Batı Yüzü, İtoturumu Kuzey Yüzü

Rapor:

Benim işe başlayacak, Gökay’ın da Giresun’a dönecek olması sebebiyle tırmanış yapmak için son fırsatımız olan geçen haftada faaliyet yapmak için hızlı bir şekilde hazırlıklarımızı ve planımızı yaptıktan sonra Salı akşamı Niğde’ye doğru yola çıktık. Mola yerlerinde karşılaştığımız serin havanın, meteorolojinin aşırı sıcak havaya dikkat uyarısı ile çelişmesi Aladağlar’da kavrulmayacağımıza dair bizi ümitlendirdi. Niğde’ye vardıktan sonra kahvaltıydı, Çamardı arabasıydı, yürüyüştü derken öğleden sonra tırmanışlar için en uygun yer olan Arpalık’a kampımızı attık. Attık atmasına da öyle bir sıcak vardı ki resmen tüm faaliyet boyunca canımıza okudu. Fındık ezmesini suya dönüştüren, yalakta kafamızı yıkadıktan sonra çadıra dönene kadar saçlarımızı kurutan sıcak epeyce canımızı sıktı. Gün boyunca çadır içinde dinlendik ve litrelerce su içtik. Akşama doğru ise ilk hedefimiz olan K. Demirkazık’a doğru teknik malzemeleri bırakmak ve rotayı incelemek üzere yola çıktık. Apışkar’ın girişindeki bir kovuğa malzemeleri bıraktıktan sonra çadıra döndük ve beslendikten sonra erkenden uyuduk. 3 Ağustos günü saat 4:30’da kalkıp, 5:20’de yola çıktık ve malzemeleri kuşandıktan sonra 6:10’da rotaya girdik. Uzun bir süre III, III+’lık kaya etaplarında güneybatı sırt hattının hemen solunda hızlıca yükseldik. Bu arada ip inişi yapacağımız kule ile önümüzün kesilmesini bekledik ama iniş yapılacak kadar yüksek bir kuleye rastlamadık. İnişi geçtik, nerden tırmanıcaz derken sanırım tırmanacağımız yerin bir kısmını serbest geçtikten sonra etabın botlarla ve çantalarla tırmanmak için zorlaşması nedeniyle çok az sola kaçtık ve böylece tırmanış etabını da atlamış ya da atlatmış olduk. Sırttaki kulelerin bitmesi ile kapı olarak bilinen geçişe vardık ve buradan 20-25 metre geri tırmanarak dağın güney yüzündeki dik slab etaplarına geçtik. Yine III, III+’lık etaplarda serbest tırmanrak batı zirvesi ile ana zirve arasındaki ince bele/sırta vardık ve boşluklu sırtın tam üzerinde zirveye doğru ilerledik. Sırt yatay ilerlediği yerlerde oldukça ince ve boşluklu hale geliyor ve sadece ata biner gibi ilerlemek mümkün oluyor. Yükseldiği kısımlar ise kısa olmasına rağmen yaklaşık IV derece ve yine solda Cımbar sağda ise Apışkar Vadisi manzaralı. Bu etabı da bitirdikten sonra 9:15’de zirveye vardık ve yeme içme, manzara seyretme faslının ardından klasik rotadan inmeye başladık. Bu arada klasik rotada baca üstüne ve yüz ortalarına boltlu ve karabinli iniş istasyonları kurulmuş, kim yaptıysa eline sağlık. Yelkenkaya’dan sonra Apışkar’a indik ve aşırı sıcak altında sıkıcı bir yürüşle 12’de kampa vardık. Gün boyunca dinlendikten sonra yine akşamüstü İtoturumuna doğru yola çıktık ve malzemeleri kulvar girişine bırakıp geri döndük. 4 Ağustos’ta ise akşam otobüsümüz olması nedeniyle biraz daha erken kaltık ve 05’te yürümeye başladık. Malzemeleri üzerimize aldıktan sonra 05:45’te kulvara girdik ve az eğimli ve otlu etaplarda yükselmeye başladık. Yaklaşık 15 dakika sonra sağa doğru geçerek asıl kulvara girdik ve bazı yerlerde III+,IV zorluğundaki etapları serbest tırmandık. 06:40’ta kulvarı bitirdik ve kaya tırmanışına başlamak için hazırlanmaya başladık. İlk ip boyunda soldaki kulenin uzun ve görece basit sol yüzünü değil de gri yüzeydeki sola doğru ilerleyen daha kısa çatlak hattını tırmanmaya karar verdik. Tunç Fındık buraya -V demiş ama bence (gökay da hemfikir) bu etap neredeyse sürekli negatif gitmesi ve bariz basamak ve tutamak içermemesi nedeniyle V+ zorluğundaydı. Bu etaptan sonra rotanın iyice yatması ve set halinde gitmesi nedeniyle serbest gitmeye karar verdik. Genelde III zorluğunda giden 2. ip boyu kitapda da anlatıldığı gibi 2 yerde IV+’lık etaplarla kesildi. Bu ip boyunun sonunda yine bir düzlüğe ulaştık ve sağ taraftan büyük kayalar üzerinden yine serbest olarak zirveye gitme kararı aldık. Zirvenin hemen öncesinde geçişin büyük bir kayayla tıkanması ve kısa ama negatif bir bacaya dönüşmesi nedeniyle ip açtık ve burayı da aşıp 08.45’de zirveye vardık. Yarım saat oyalandıktan sonra ip inişleri için hazırlanmaya başladık ama kuzeydeki bele inen iniş istasyonlarını göremememiz nedeniyle çıktığımız yerden inmeye karar verdik. İyi de oldu çünkü kuzeydeki bele insek ya Narpuz’a alçalıp dünyanın yolunu yürümemiz ya da bilmediğimiz klasik kulvardan geri inmemiz gerekecekti. Zirvenin hemen altındaki büyük bir kayaya perlon doladık ve 2. ip boyunun sonuna yakın bir sete indik. Buradan da önce ilk ip boyunun sonundaki sete, sonra da kulvara babalardan aldığımız istasyonlarla iki iniş daha yaptık. 11.15’de kulvardan alçalmaya başladık ve çıktığımız etapları dikkatli bir şekilde geri tırmanarak kulvarı bitirdikten sonra kampa 12:30’da vardık. Beslenmenin ve toparlanmanın ardından 15’de yola çıktık ve Cımbar’ın sağ kolundan inmeye başladık. 16’da dağ evine vardık. Bizi yola bırakacak bir araba aranırken şansımıza Bademdere Belediye Başkanı bizi arabasıyla Bademdere’ye bıraktı. Niğde’ye vardıktan sonra kebapları ve gazozları çakıp otobüse bindik ve İstanbul’a döndük.

Not: Rotaların çizimi Aladağlar’da 50 rota kitabında mevcut. önder