08/09/2021 Güzeller, Lahitkaya, Küçükcebel, Cebelbaşı, Alaca Klasik/Aladağlar – Ahmet Selçuk Tunçer, Çağatay Gödek

Tarih: 08/09/2021

Ekip: Ahmet Selçuk Tunçer, Çağatay Gödek

Yer/Bölge: Aladağlar

Rota: Güzeller, Lahitkaya, Küçükcebel, Cebelbaşı, Alaca Klasik

Kullanılan Ekipmanlar: Kask

Hava Durumu: Genelde bulutlu

Rapor:

8 Eylül Çarşamba

7 Eylül akşamı Çağatay Bayburt’tan trenle yola çıkıyor, ben de Uşaktan otobüse biniyorum ve 8 Eylül sabahı 6.45’te Niğde otogarda buluşuyoruz. Eski otogara giden bir otobüse(4 tl) binip 7.10’daki Çamardı minibüsüne(20 tl) yetişmeye çalışıyoruz ancak geç kalıyoruz. Şansımıza 7.10’daki Çamardı minibüsü arıza yapmış ve seferi 7.30’a ertelemişler ve bu şekilde yetişebiliyoruz. 8.40’ta Salim Abi’nin evinde kahvaltı yapıyoruz. Yine güzel bir sofra : ) Kahvaltıdan sonra Ulvi’yle yola çıkıyoruz ve 10.00 gibi Emli Ormanı’nın sonuna varmış oluyoruz( Normalde 150 tl imiş ama biz 120 verdik :d ). Herkes Valikonağı’nda su olmadığından bahsettiği için Sarımemetler’den yanımıza 7 litre su alıyoruz. 10.20’de yürüyüşe başlıyoruz. Yol çok zorlamasa da çanta yüküyle yürüdüğümüz için sonlara doğru yorucu oluyor. Şansımıza hava bulutlu olduğu için güneş hiç yakmıyor. 12.20’de Valikonağı’na varıyoruz. Valikonağı’nın manzarası gerçekten çok iyi ancak su kaynağı gerçekten kurumuş. Bizden önce katırla çıkanlar kamp alanında 12,5 lt su bırakmış, bu sürprizle moralimiz yerine geliyor. Kamp alanında Turkcell ve Türk Telekom çok az da olsa çekiyor. Biraz dinlenip bir şeyler atıştırıyoruz ve 13.15’te Güzeller-Lahitkaya için yola çıkıyoruz.

Çağatay’ın önerisiyle geç vakte kalırsak da Lahitkaya’da kalalım diyerek önce Güzeller’e yöneliyoruz ve birkaç küçük molayla 13.40’ta tıkaç kayanın altına geliyoruz, bir şeyler atıştırdıktan sonra zirveye devam ediyoruz. 2 tane II-III derecelik kilit kaya etabını geride bırakıyoruz. Beni asıl zorlayan tıkaç kaya değil, güven vermeyen çarşaklar oluyor. Bir yandan da Kaldı tarafından hava kapamaya başlıyor. 16.00’da zirveye varıyoruz. Bir şeyler atıştırıp, fotoğraf çektikten sonra dönüşe geçiyoruz. Dönüş düşündüğümden daha kolay oluyor ve çarşaklardan ve kilit kaya etaplarından çok zorlanmadan iniyoruz. 17.00’de aşağıdayız ve ara vermeden Lahitkaya’ya devam ediyoruz. 18.00’de zirveye varıyoruz ve yine atıştırma-fotoğraf faslından sonra dönüyoruz. Hava karardığı sıralarda bitmiş bir şekilde 19.20’de kamp alanına varıyoruz. Acayip yorucu bir gün oluyor gerçekten. Yemek yiyip çay içtikten sonra alarm kurmadan 22.20’de uyuyoruz.

Çağatay Tıkaç Kayada

9 Eylül

Önceki günün yorgunluğu ile geç bir saatte uyanarak güne başladık. Kahvaltı ve hazırlık derken Valikonağından saat 10.30’da ayrılarak Gürtepe çanağına doğru yürüyüşe başladık. Yaklaşık 1.30 saatlik bir yürüyüşün ardından çanağa vardık. Selçuk yorgun olduğunu ve devam ederse dönüşte daha da yorgun düşebileceğini belirtti. Ufak bir malzeme alışverişi ve molanın ardından Selçuk’tan ayrılarak Cebel geçinden yükselmeye başladım. Sanırım 12.20 civarı geçide varmıştım. Direkt olarak Cebelbaşına yönelerek yola devam ettim. Geçitten 15 dakikalık bir mesafedeymiş gibi görünen zirve aslında daha uzak. 35 dakikalık bir yürüyüşün ardından zirveye vardım ve dönüş için çok geç kalmamak adına Gürtepe yapmaktan vazgeçerek Küçükcebele doğru döndüm. 13.40’ta zirveye varıp biraz oturduktan sonra Valikonağına doğru alçalmaya başladım. (Küçükcebel zirveye başka dağcılar tarafından 2 litre su bırakılmış, kendim sudan içmedim. İnce düşünceleri için bırakanlara teşekkürler). Geldiğim şekilde geri döndüm ve saat 15.00’te çadıra ulaşmıştım. Sonra Selçukla beraber toplanarak Sarımemetlere doğru inişe başladık. 17.30 gibi sarımemetlere ulaştık. Yarında boş gün olduğu için geç vakte kadar oturarak kamp alanında tanıştığımız insanlarla muhabbet edip, çay-kahve içtik.

Çağatay.

Küçükcebel’den Cebelbaşı ve Gürtepe

10 Eylül

Bugün off day. Yiyoruz, yatıyoruz, yemek yiyip sohbet ediyoruz.

11 Eylül

Bugünkü plan Alaca Klasik. 5.00’te uyanıyoruz. Bu rotada, kamp alanında tanıştığımız Ertuğrul isminde bir arkadaş da bizimle gelmek istiyor. Rota boyunca sorumluluk kabul edemeyeceğimizi, kasksız tırmanmanın riskli olabileceğini ve kendi kendisinden sorumlu olduğunu belirtip kararı kendine bırakıyoruz ve o da bize katılmak istiyor. Böylece 3 kişi olarak 6.00’da Mangırcı Vadisi’ne yollanıyoruz. Off day’in dinlenmesiyle güzel bir tempoyla kısa molalar vererek ilerliyoruz.  Körtekli’nin altına gelince küçük bir atıştırma faslından sonra Küçük Alaca’nın altından zirve hattı boyunca yürüyoruz. Normalde hava sıcaklığı iyiydi ama sırt hattında üşütüyor baya bu yüzden soğumadan devam ediyoruz. Uzaktan bakınca Alaca Batı sırtı keyifli ama zorlayıcı görünüyor. Ekibin genel kanısı Güneybatı sırtından zirve yapmak oluyor ve böylece patikada biraz daha ilerleyip zirveye doğru yükselmeye başlıyoruz. Bir noktada Çağatay lider ben artçı oluyorum ve Ertuğrul’u ortaya alarak devam ediyoruz. Geçtiğimiz hafif slap etaplar oldukça keyif veriyor ve 11.20’de zirveye varıyoruz. Manzaramız malesef bulutlu olduğu için hayalini kurduğum şekilde güneyin en güneyinden ayaklarımın altına serilmiş bir Aladağlar göremiyorum. Ama manzara yine de çok güzel. Zirve defterini biraz karıştırıp biz de bir şeyler karalıyoruz ve bir şeyler atıştırdıktan sonra Parmakkaya Vadisi tarafından inişe başlıyoruz. Dönüşü farklı bir rotadan yaptığımız için iniş oldukça kolay geçiyor. Dinlene dinlene 15.00 civarında Kocadölek’e varıyoruz. Bu arada yaptığımız rota Alaca Skytrail’in de koşulduğu rota aynı zamanda. Bu rotada koşmak süper bi şey olsa gerek, Çağatay’ın gazlamasıyla birkaç yıla koşarız umarım : ) Yolda bol bol karamuk yerken Emli Ormanı’nda bir pikap bizi alıyor ve kamp alanına bırakıyor. Akşam yemeği yiyip kamp alanındakiler ile sohbet ediyoruz. Bu arada kamp alanında çadır ücreti 35₺. 2 gecelik ücret ödüyoruz. Güzel bi akşamdan sonra sabah kahvaltısı yapıp Sadettin Abiyle de vedalaşıyoruz ve Ertuğrul’un arabasıyla yola çıkıyoruz. Ertuğrul da buradan Sokullu tarafına geçip Emler zirve denemek istiyor. Rota ve bölgeyle ilgili tavsiyeler verip Çamardı’da ayrılıyoruz. Yemek yedikten sonra ben otogara dönüyorum, Çağatay tren garına gidiyor. Böylece bizim faaliyetimiz sona ermiş oluyor. Yaz bitmeden bir faaliyet yapabildiğimize çok memnunum. Ayrıca Çağatay’a da çok teşekkür ederim, dağda harika bi partner : )

Körtekliden Alacaya bakış

Selçuk.

Diğer fotoğraf ve videolar için: https://drive.google.com/drive/u/0/folders/1KOrcNJKgCRZC4dCbQZMomKmGdcKBLmm-