27/12/2009 Sırt Denemesi/Erciyes – Duygu Başoğlu, Bilge Ar

Tarih: 27/12/2009

Ekip: Duygu Başoğlu, Bilge Ar

Faaliyet Sorumlusu:

Yer/Bölge: Erciyes

Rota: Sırt Denemesi

Kullanılan Ekipmanlar: 

Hava Durumu: 

Süre: —

Tırmanış Raporu:

Niyetimiz sırt rotasına girmekti, ama hiç girmediğimiz için rotasız rapor diyebiliriz. Bivakla ve olabilidiğince az eşyayla bir kış faaliyeti yapmayı planlamıştık. Gitmeden Zirvedak mail grubundan onların da orada olacaklarını haber almış ve hem bu nedenle(kalabalıktan uzak olmak için), hem de rotaya en yakın yerde bulunmak için çanakta kamp atılan yer yerine uygun bulduğumuz sırta en yakın yerde bivaklamayı tasarlamıştık. Hava durumu telesiyejin bittiği yer için gece bir ara 1 cm kadar yağış veriyordu, onun dışında yağışsızdı. Kayseri’deki otogarda inince şehre inen servise “bizi Develi minibüslerine bırak” diyorsunuz, oradan Develi minibüsüne “biz Erciyese gitcez alternatif rotadan gitme ha” diyorsunuz, o sizi jandarmanın önünde bırakıyor. Jandarma çay falan ikram ediyor, bildirimleri alıyor, bir de birikmiş olsa da kar katmanlaşmadığı için bu zamanda Şeytan rotasında çığ olamayacağına şiddetle inanıyor komutan. Havayı ve gidenleri takip ediyorlar, gayet ilgili ve kibarlar. Daha önce farketmediğim faydalı bir durum jandarmada soyunma kabinleri ve kilitli dolaplar bulunması, leş dağ kıyafetleriyle gidip gelmek yerine buraya emanet bırakabilirsiniz, her türlü yardımcı olmaya çalışıyorlar zaten. Telesiyejin sağında bir de dağ evi var, otellerden daha uygun fiyatlı hizmet veriyor, ayrıca sadece giyinmek ve duş almak için de kullanabileceğiniz kamuya açık yerleri var ama kendi şampuanınızı-havlunuzu götürmelisiniz. Telesiyejin açılmasını beklerken termoslara sıcak su doldurup bekleyen Zirvedak faaliyet sorumlularıyla telefon numarası değiş tokuş edip yola çıktık. Bulut içindeydik: görüş açık değildi ve sert rüzgar esiyordu, arada hava tipiye dönüyordu. Telesiyejden sonra onların ilk molalarında yolumuzu değiştirip sırta doğru ilerlemeye başladık. Sırtın hemen başlangıcında yerimizi kazmaktı niyetimiz ama baktık gidebiliyoruz, daha ilerideki kayalıklara göz diktik. Bu noktada iyi koordine olamadık sanırım ve yeni yer arayışımız gereksiz yorulmakla sonuçlandı, üstelik kayaların arasında çok korunaklı görünen yerin bivaklamaya o kadar uygun olmadığına gidince karar verdik. İçi çukur gibi görünse de biraz eğimli ve sert karda bir yerdi, bir yamaca açılıyordu, gece güvenli olmayabileceğini düşündük. Arada resmen sırta çıkıp indik ve aşağıda bir kayanın arkasında oluşmuş çukurda karar kıldık. 1 metreye yakın derinlikte, bir tarafında kayanın olduğu, ama aslında kabak gibi açıkta duran kötü bir yer seçmiş olduk (benim göz diktiğim salak yer). Burada tipide etrafımızdaki alanı kar duvarı(kar yığıntısı) yaparak yükselttik ve kaplayacağımız alan  kadar daralttık, sonra yerleşelim dedik, ama tipiden hiç de korunmuyorduk. Kulübün bivağının ağzını büzmek çok zor bu arada, hep yazın kullandığım için dikkatimi çekmemiş ama yığılıyor ve çözüp çözüp biraz daha büzmek gerekiyor. Sıcak sıvı içip biraz bivakta tipiden korunarak toparlanana kadar sadece bisküvi yedik, hava yumuşayınca yemek yenip daha fazla su ısıtılabileceğini düşündük. Hava bir türlü yumuşamadı, üstelik tipide üstümüzde biriken karı ne kadar silkelemeye çalıştıysak da bivağa hem onlar, hem de girerken yağan kar girdi. Yürürken Bilge’nin üstünde olan soft shellin ve içindekilerin ıslandığını öğrenmek son nokta oldu, durum tehlikeliydi artık, bu işi beceremediğimize karar verip çıktık, inmeye karar verdik. Yorulmuş ve tipide hırpalanmıştık, üşümek koordinasyonumuzu düşürmüştü. İniş, oldukça kolay olmasına ve sabah kısa sürecek olmasına karşın yavaş hareket ediyorduk ve yakında kurulu bir kamp vardı. Zaten onların geldiği çarşaklı sırt daha rahat olduğu için oraya geçip inmeye karar vermiştik, biraz gidip geri döndük, toparlanmak için birinin çadırında sıcak sıvı içip ısınmak istedik. Çadırlarına kabul ettikleri gibi bırakmadılar da, sabah gidersiniz diye ağırladılar ve beslediler, geceyi Zirvedak’la geçirdik. Zaten bu havada nereye gidiyorsunuz diye bizi aramayı denemişler ama telefon çekmemiş. Orada olmaları iyiymiş demek, resmen minnettarız. Sabah eşyalarımızı güneşe çıkarıp faaliyet yapmalarını bekledik, sonra onlarla döndük. İlk kış bivağımız için Erciyes hem çanak çevresinde bildiğimiz keler vb.nin olmadığı, havası tutarsız ve sert bir dağ olarak kötü bir seçimdi, hem de biz oradayken yanlış kararlar verdik. Birbirimizle dağa gitmeden faaliyetle ilgili çok konuşsak da birlikte ilk faaliyetimiz olduğu için partnerimizi yeterince iyi tanımadığımız ve tartamadığımızı da düşünüyorum, ama bunu değerlendirdik ve birlikte başka faaliyetlerde bu durumu düzeltebileceğimize inanıyorum, sadece bivak durumu zorlamak için mantıklı bir koşul değildi. Dağdaki iletişim ve koordinasyon kopukluğumuzu da dağ öncesi birbirimizi (antrenman, faaliyet geçmişi) daha iyi takip ederek ve bu deneyimimize bakarak çözmeye çalışmamız gerekiyor. Bunun dışında şehirde iyi anlaşmamız ve moralimizin yüksek oluşu, dağda gerginlik yaşamamak faaliyetin daha tehlikeli hale gelmesini engelledi bence.

Her şeye rağmen keyif aldığımız bir haftasonu oldu.