18/01/2017 Yıldızbaşı Güney Sırtı Denemesi ve Yıldızbaşı Batı Zirvesi/Aladağlar – Ahmet Server Çetinel, Semih Sakarya

Tarih: 2017-01-18

Ekip: Ahmet Server Çetinel, Semih Sakarya

Yer/Bölge: Aladağlar

Rota: Yıldızbaşı Güney Sırtı Denemesi ve Yıldızbaşı Batı Zirvesi

Kullanılan Ekipmanlar:  3K, çadır, bivak

Hava Durumu:

Süre:

Detay

Saat 20.00’da İnan Turizme ait bir araçla Niğde’ye yola çıktık.Yol beklediğimizden uzun sürdü sabah 8.40 civarlarında Niğde’ye vardık. Umutcan bizi karşıladı ve eski otogara götürdü, bir şeyler atıştırıp 9.30 dolmuşuyla köy yoluna koyulduk.Salim Abi bizi kar durumundan dolayı ancak dağ evine kadar çıkarabildi.Salim Abi’den ayrıldığımızda saat 11.30 idi.
1.Gün( 18 Ocak 2017)
Dağ evinden yola çıktık, kar durumu çok hoş değildi.İlk hedefimiz Arpalık’tı. Salim abinin tarifine göre Arpalık’ın altındaki bir tepenin üstünden ya da altından geçmemiz gerekiyordu ve biz altından geçmeyi tercih ettik.Daha arpalığa varmadan kendimizi saçma sapan bir yamaçta bulduk, yamaç dik ve kayıyordu ama geri dönüp arkasından dolaşmak istemedik bu tercih bize baya bir vakit kaybettirdi, saat 14.00 sularında Arpalık’a varabildik.Teke Pınarı’na giden yolda giderken Arpalık’tan inişli çıkışlı yolda gereksiz irtifa kaybetmek istemedik ve geçişi yukarıdan yapma kararı aldık. Bir süre yürüdükten sonra ileride Teke Pınarı’na çıkan geçide iniş olmadığını fark ettik, bulunduğumuz yerden inişe geçtik. İndikten sonra bir süre ilerledik, saat 17.00 civarlarında Semih’in GoPro’sunun düştüğünü fark ettik. Hava kararmadan bulmak için acele ettik saat 18.00 civarında kamerayı bularak yaklaşımı tamamlamışçasına sevindik. Uygun bir yere çadırımızı kurmaya başladık.Yaklaşımın iki gün sürebileceği bize söylenmişti ancak bir günde gidebildiğimiz kadarını gideriz; ikinci güne az bir mesafe kalır, sabah erken kalkıp ikince gün hem o mesafeyi kateder hem de rotaya gireriz diyorduk, ilk günden sonra bu hesabın tutmayacağını anladık. Kamera kaybolmasaydı da mevcut kar durumu, mesafe ve bizim araziyi tanımamız göz önünde bulundurulunca yaklaşımın hakkı iki gün idi.
2.gün(19 Ocak 2017)
İkince gün çok erken çıkma gereksinimi duymadık çünkü rotaya girmeyecektik ve yaklaşımın kalan kısmını bitirebileceğimizin farkındaydık. Saat 9:20 civarında çadırımızı toplayıp yola koyulduk. Saat 11.30’da teke pınarına varmıştık. Teke pınarına kadar olan kar durumunun kötü olması cımbar boğazının çok daha kötü olduğunu düşünmemize neden oldu, malum boğaz. Ancak cımbar boğazında kar durumu iyiydi hızlı ve keyifli bir şekilde yürüdük; güneş alan bölge her zaman bizim yirmi metre önümüzde kaldı, üşüdük ancak sert karda yürümek bizi mutlu etmeye yetti. Obayerine geldiğimizde ikinci atıştırma molamızı verdik, hava birden soğudu. Biraz daha ilerleyip oba yeriyle dipsiz arasında bir yere kampımızı attık(dipsiz gölün yerini henüz kesinleştirememiştik ancak tahminlerimizin doğru olduğunu sonradan anladık). Saat 17.00 civarlarında çadırdan çıkıp rotayı daha iyi görebileceğimiz bir yere gidip incelemek istedik ancak hava çok soğuktu, çadırdan çıktıktan sonra dönme kararı almamız uzun sürmedi.Saat 21.00’da 4.30’da kalkmak üzere yattık.
3.gün(20 Ocak 2017)
Üçüncü gün 5.30 civarında rotaya girmek üzere çadırdan ayrıldık. Hava güzeldi; hilal ay vadiyi güzelce aydınlatıyordu, bu görüntüden büyülenerek yürüyorduk. Bir gece öncesinde yaptığımız şu tepe şu zirve tahminlerimizin patladığını fark ettik. Biraz daha yürüyünce zirveler kafamızda netleşmişti, öncelikle Yıldızbaşı nın ve Yıldızbaşı Batı’nın önündeki çanakta direk yıldız başı güney sırtı rotasına girmeyi planladık. Semih önden gidiyordu çanağa girince karda bacaklarını göremeyeceğim kadar battı. Yaklaşım boyunca bende oluşmuş olan batak kar fobisiyle Yıldızbaşı Batı tepesinin eteklerinden geçiş yapmak istedim.Semih’in gönlü çanaktan geçmekten yanaydı ancak faaliyet sorumlusu ben olduğum için son kararı bana bıraktı.Batı tepesinin eteklerinden yürürken önüme slab kayalar çıktıkça biraz daha yükseldim(daha güzel bir geçiş ümidiyle) ve kendimizi yıldızbaşı batı ve yıldızbaşı tepe arasındaki sırtta bulduk.Sırttan güney sırtı rotasına geçiş var gibi duruyordu ancak yokmuş. İki günlük yaklaşım bizi mental ve fiziksel olarak yormuştu, inip tekrar güney rotasına girmek istemedik. Ayrıca hava kötüleşecekti, üçüncü geceyi dağda geçirmek istemiyorduk ve Yıldızbaşı Batı zirvesine yöneldik. Zaten zirveye yakın olduğumuzdan kısa sürede ulaştık, zirve defterini görünce tahminlerimizin doğru olduğu kesinleşti. Saat 11.00 civarlarında oyalanmadan inişe geçtik. Saat 12.30’da kamp alanındaydık.Son dolmuşa yetişiriz ümidiyle her şeyimizi hızlıca topladık, bir şeyler atıştırıp saat 13.00’da yola koyulduk.Dönüş yolunda oldukça hızlıydık ancak ileride Teke Pınarı’nda ve Arpalık’ta tekrar irtifa kazanmamız gerektiğini bildiğimizden canımız sıkkındı. En ufak tepeleri aşmak bize zulüm geliyordu.O anki yorgunluğumuz göz önünde bulundurulunca, gerçekten güzel bir hızla Arpalık Tepesi ve Cımbar Kanyonunun kesiştiği noktaya saat 3.30 civarında vardık. Arpalık’a çıkmaya gücümüz kalmamıştı, Semih kanyona girme fikrini çıtlattı. Ben de kanyonda kar durumunun çok kötü olabileceğini (Salim Abi’yi aradık, kanyonun kapalı olabileceğini düşünüyordu) ve Arpalık’tan gidersek yetişme ihtimalimiz olduğunu düşünüyordum. Önden Arpalık’a doğru yükselmeye başladım. Kar çok kötüydü ve biraz yükselince enerjimin olmadığını fark ettim. Semih’e dönüp kanyona girebileceğimizi söyledim, kanyona yöneldik. Kanyona girip biraz yürüdükten sonra dik bir iniş çıktı, kazmalarımızı çıkartmak zorunda kaldık. Bizden önce bir grup hedikle kanyondan geçmişti, bu durum bize çok büyük hız kazandırdı. Saat 16.30’da kanyondan çıkmıştık hemen Salim Abi’yi aradık.Salim abi bizi Dağ Evi’nin ilerisinden aldı. Dolmuşa binmek üzere köyün çıkışında beklerken dönüş biletlerine bakmaya başladık. Hiç bir firmada ne benim için İzmir ne de Semih için İstanbul bileti vardı. Aktarmalı dahi bilet bulamıyorduk. Otogara gidince Ankara bileti bulabildik ve yolculuklarımızı Ankara aktarmalı gerçekleştirdik.

-Yol hataları dışında yürüyüş performansımızın iyi olduğunu düşünüyoruz.
-Böyle bir kar durumunda Dağ Evi’nden yola çıkmalı Dipsiz yaklaşımı yapmak akıl karı değil.
-İnsana Niğde’de biletler hiç bitmezmiş gibi geliyor ancak büyük sıkıntı yaşadık.
-Umutcan günün kurtarıcısıydı, Niğde’de bize iyi baktı.
-Faaliyet kendi adıma ‘kış tanıması’ oldu.O tepeler öyle uzaktan gözüktüğü gibi değil…
-Sadece Arpalık’ta su kaynağından yararlanabildik.